17 Nisan 2013 Çarşamba

Külkedisi

Benden bu balkabağına binmemi isteyip sizin de eskiden bir fare olduğunuzu söylemeyeceksiniz sanırım…? Söylemeyeceksiniz değil mi?...?...durun tahmin edeyim…bir de ayakkabımı kaybedeceğim değil mi??? Of ya of.. peki. Ama şunu bilmelisiniz söylediğiniz bu saçmalıkları çocuklar uyusun diye kabul ediyorum. Ve gece 24’ten sonra massive attack dinler paşa paşa iki sokak ötedeki taxi durağına giderim ve siz de gerçekten ortadan kaybolursunuz. Tamam?
-24’ten sonra diye bir şey yok küçük hanım..bu kapalı bir zaman eğrisi. Yani masallar…24’e kadar diyorsa 24’e kadardır.Yani öyle yazılmıştır. Siz hiç “.. ve kül kedisi sabahın 03’ünde taxi durağına ilerler…diyen bir masal duydunuz mu…çok saçma !
—sanırım anlatamadım. Bakın bi kez daha deneyeceğim. Birincisi burada ne işim olduğuna dair hakikaten bir fikrim yok. ikincisi masalınızla ilgilenmiyorum ve hakikaten gitmem gereken başka bir yer var ama yine de başta da dediğim gibi sizinle alakası yok ama çocuklar uyusun diye yani uyuyuncaya kadar..bakın bunu anlıyorsunuz değil mi? ÇO-CUK-LAR U-YU-YUN-CA-YA KA-DAR…!!! Sonra adios, Buenos noches…
-kabul ediyorum…böyle bir yaşantı bir prenses için bile sıkıcı olabilir. Üstelik masalınız “…….ve kül kedisi sabahın 03’ünde taxi durağına ilerler…” diye devam etmediği gibi….kesin ve net bir mutluluk cümlesiyle bitecek kadar sıkıcı ve gizemsizdir… “ve evlenir...mutlu olurlar…kül kedisi o ülkenin prensesi olur vs..vs..”
-ya ne saçmalıyorsunuz ya….bakın…halihazırda bir işim, sürdürmekte ve sürdürecek olduğum bi akademik kariyerim, daha önce verilmiş bir sözüm, deri çizmelerim var…şimdi siz benden bu halimle 24’e kadar, ve mütemadiyen cam ayakkabılarla ve kendi seçimini yıllarca yapamamış babasının yardımı olmaksızın eş seçemeyen sizin prens dediğiniz bir yarım akılı için “bu kapalı eğri-zamanınızda” kalmamı ve metrelerce kumaşların içinde ve renklerin ve kokuların…aptallığını gizlemeye çalışan diğer kadınların arasında balo salonundan süzülerek geçmemi bekliyorsunuz doğru anlamış mıyım?
-ııııı…buna yakın bişeyler….
-telefon etmek istiyorum.
-arayabileceğiniz kimse yok…üvey anneniz ve tabi üvey kız kardeşleriniz dışında..ha bir de neredeyse unutuyordum peri anneniz var…e o da telefon kullanmıyor sanırım.. bir zahmet biraz telepatik yollar deneyin küçük hanım…..
-tanrım çıldıracağım…nefes…alıyoruz..1…..nefes…doğru nefes tekniklerinin öfke kontrolüne yardımcı olacağı bilgisi…………………….hayır ya.hayır dayanamayacağım….bakın benim zaten bir annem var! ve benim annem bunu anlayabiliyor musunuz. Ve bir kız kardeşim….üstelik şişko ve çirkin değil…ya…tanrım…peki şöyle yapsak..ben arkadaşlarımı bir arasam..hani belki böyle bir masalı devam ettirmek isteyen falan olur içlerinde…çağırırız gelirler.. bir bakarsınız…zorla değil ya..allahın emri peygamberin….prensle…of ya…
-hep böyle misiniz….bir prenses için biraz fazla agresif ve düşünceli…zamanla geçer herhalde….
—Zamanla derken?
-yani olaya bir de güzel yanından bakın…mesela hiç yaşlanmayacaksınız ve mutluluğu sonuyla sabitlenerek garanti altın alınmış bir evliliğiniz-hayatınız-masalınız olacak. Hı? Hep de olumsuz düşünülmez ki….
-Tanrım annemi istiyorum….
—evet, bak alışıyorsunuz… Biraz daha dileyin. Mutlaka gelecek peri anneniz… Azıcık da şu ocağın önünde küllerle poz verin. olacak işte. gerisi zaten akar gider.. balo..dans.ayakkabı.falan.üzülmeyin…ay bu kadar ayak diretenini de hiç görmedim…
—Çocuklar kaçta uyur?
-değişir…ama normalde 21:45te falan dişlerini fırçalayıp yataklarında olurlar…15-20dakika da masal sürer….onların soruları falan….nie prenses kaçtı? Prens ayakkabıyı kendi mi götürüyor......hımm….. bi bakalım….. 22:15te falan biter bu iş….
-hıh.işte ben de onu diyorum…..22:15’ten sonra ben de giderim….masal da biter..hı?
-olur mu öyle şey ya…. ya çocuklar bir daha dinlemek isterse masalı. “üzgünüz aradığınız prensese şu an ulaşılamıyor mu” diyeceğiz…öte yandan hala anlamıyorsunuz…dünyanın her yerinde farklı zaman dilimlerinde var olabilmeniz için sizi bu kapalı zaman eğrisine hapsettiler…saat farkı olan masal diye bir şey var mı. Tabi ki. Yok.
-her şeyi biliyorsunuz…peki lanet olası bu eğriden nasıl çıkacağım….
-………..
-……..ne!!
-peri anneyi bi deneyin..çok zor ama…
……………………………..
Bakın beyefendi kızınız masalı doğru ve olması gerektiği gibi tamamlamıyor..üstelik saçma sapan bir son yazıyor masala… “ve kül kedisi sabahın 03’ünde taxi durağına ilerler…” bir de teşekkürler peri anne teşekkürler peri anne diye gülümseyerek dolaşıyor koridorlarda….bazı arkadaşlarına büyümek ne kadar zaman alır…diye sormuş…..sanırım yardıma ihtiyacınız var beyefendi….ayrıca kızınız bu haliyle diğer kızlara kötü örnek oluyor…hatta genel olarak arkadaşlarına dememiz daha doğru olacak sanırım çünkü; onun bu davranışları etrafındaki erkek arkadaşlarının da özgüvenini zedeliyor…evlenip mutlu yuvalar kuracak bu çocuklar…yani böyle olmalı…biz bu dileğin koruyucusu olmalıyız bu çatı altında…tanrım..deri çizmeler diyor ya…….

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder